Kayıtlar

Kasım, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dil

Resim
Hangi dilde konuşuyordu kaderim? Pek suskundu mazide, şimdiyse sanki benimle alay ediyor. Kullandığı bir çeşit işaret dili ama bu şekilleri sürekli değişen vücudumun kızarık kabartıları anlamsızca benliğime ilerliyor gibi. Sanki beni ele geçirdiğinde zafer kazanacakmış gibi usanmadan varlığını sürdürüyor bu illet! Yalnızım, bu lanet çağda. Tek gerçekliğim benim saygın yaralarım, beni tanıyan anılarım, yol göstericim… Sağ elimin başparmağının sırtında ağır bir şişik var. Kalın P ya da 6 belki de bir ruger tabanca. Sana neyi anlatıyor bu kayıp ruhlar sıkıcı? Her biri farklı yalnızlıkları anlatıyor bazen. Birbirine ulaşmaları çok zor. Eğer mümkünse bu ikili, üçlü ya da çoklu yalnızlıklardan ortaya koca bir karmaşa çıkıyor. Unutulmuş yalnızlıklar… Yavaş yavaş eski kimliğine bürünen kırmızı lekeler ilk pozisyonlarını alıp uykuya geçiyorlar. Sonra da kaybolup yerlerine yeni arkadaşlarını davet ediyorlar…

Tanışma

Resim
“İnsanın üç büyük sorunu vardı. Bunların ilki parayla halledilebilecek sorunlardı. İkincisi sevgiyle dostların ve ailenle halledilebilirdi. Üçüncüsü psikolojik bir tedavi için profesyonel bir yardımla çözülebilirdi. Geri kalanlarla ise insanın ya tek başına ya da tanrısı ile birlikte hesaplaşması gerekiyordu. Tansık karşılaşmalar her hayatta en fazla bir kez olurdu.” Adımı havada asılı, bedeni kaskatı kesildi. Gözlerinin önündeki ormanın perdesi aralandığında ona nefretle bakan Lamia’sını gördü. Bu korkunç rüyayı dağıtmak için sımsıkı yumdu gözlerini. - En çok hangi gözlerinle gördün beni? Tamamen açıldı gözleri birer fal taşı gibi. Yankılanan bu sesi diğerleri izledi. - En çok hangi saatlerde düşündün beni? Boynu sert bir şekilde kütürdedikten sonra yüzü tamamen ona bakıyordu artık. - En çok hangi elinle sevmiştin beni? Avuç içi ona bakacak şekilde yükseldi, parmakları aralandı ve sertçe geriye doğru gerildi. - Yoksa diğeri miydi bana son kez veda ettiğin? Bu sefer sol kol...